Uygunsuz İçerik Mağdurlarının Karşılaştığı 8 Sorun

Dijital dünyanın yenilikleri gün geçtikçe hayatımızı değiştirmeye devam ediyor. Güncellenen sosyal paylaşım uygulamaları, sürekli geliştirilen sohbet ağları her gün farklı bölgelerden çeşitli insanlarla tanışmamıza neden oldu. Ancak hiçbir zaman dijital ortamda kurulan ilişkiler gerçek hayattaki gibi kontrol edilebilir olmadı…

İnsanların dijital ortamlarda içeriklerini kontrolsüz ve bilinçsiz şekilde paylaşmasının sonuçları, dijital çağda daha dikkatli olunması gerektiğini öğretti. Özellikle COVID-19 döneminde hükümetler aracılığıyla alınan önlemler kapsamında; karantinaların sıkılaşması, sokağa çıkma yasaklamaları ve ev kısıtlamalarının getirilmesi insanları bulundukları alanda daha çok vakit geçirmeye itti ve bunun sonucunda öz kontrol mekanizmasını oldukça azalttı. 

Öz kontrolü azalan bireylerin dijital ortamda etkileşim kurduğu sırada uygunsuz içerikleri normatif düşünceden uzak irrasyonel şekilde paylaşmaya yönelimli olmaları, kendilerine ait uygunsuz içeriklerin yanlış kişilerle ya da yanlış dijital ortamlarda paylaşmasına neden oldu. 

Elbette uygunsuz içeriklerin paylaşılmasının ortaya çıkardığı mağduriyet her yıl belli oranda artış gösterse de COVID-19 döneminde ‘Revenge Porn’ olarak adlandırılan Eski Sevgili Şantajı mağduriyetinden ötürü geçen yıla göre %22 artış görüldü ve bu kapsamda bir yardım hattına yaklaşık 2.050 rapor ulaştı (BBC). Bir diğer araştırma aile içi şiddet yardım kuruluşu Women’s Aid tarafından yapıldı. Eski sevgili şantajı yaşayan kadınların % 60’ından fazlasının, pandemi sırasında yaşadıkları istismarın daha da kötüleştiğini bildirdi.

Peki, bu tür içeriklerin paylaşılması mağdurda neler yaşatıyor?

Uygunsuz İçerik Mağdurlarının Karşılaştığı 8 Sorun:

1- Mikroçevre endişesi: İnternette en hızlı ve viral şekilde yayılım gösteren içerik türlerinden bir tanesi, uygunsuz içerikler kategorisi altına değerlendirilir. Kendisi özel yaşamına dair uygunsuz içeriklerin paylaşımı ve tüketimi mağdurda ‘Yakınlarım görürse ne olur?’, ‘Aileme bunu nasıl açıklarım?’ sorularıyla birlikte mağdurda psikososyal stresörleri arttırmaktadır.

2- Kariyer hayatına olumsuz etkisi: Bugün işe alım uzmanlarının %90’ı değerlendirme yaparken Google arama motoru sonuçlarını kullanmaktadır. Dolayısıyla mağdur hakkında çıkan uygunsuz içerikler değerlendirme esnasında olumsuz sonuçlarına yol açmaktadır. Google her ne kadar bu tür içeriklerle mücadele etse de uygunsuz içeriklerin viral endeksinin oldukça güçlü olması ortaya çıkabilecek mağduriyetler için kaçınılmazdır.

3-Araştırmada çekinme: Uygunsuz içerik türlerinin büyük bir çoğunluğu özel hayatın gizliliğini ihlal eden nitelikler barındırır. Bu durum mağdurda sosyal anlamda daha izole olma eğilimi taşır ve bundan dolayı çözüme kavuşturma yolunda dahi araştırma yaparken sosyal olarak çekinme eğilimi yüksektir. Ancak unutulmamalıdır ki içeriklerin güvenilir ve profesyonel uygulamalar aracılığıyla ele alınması, dijital itibarın korunması adına en önemli adımdır.

4-Kaygı bozuklukları: İnsan canlısı için belirsizlik durumu diğer canlılara nazaran daha yüksek düzeyde kaygı bozukluğu yaratır. Uygunsuz içeriğin yayınlandığı andan itibaren mağdur yüksek düzeyde korku ve tedirginlik hali yaşar. Çözümün nasıl olacağını bilememe, içerik paylaşımlarının yayılması, çevresi tarafından dışlanma gibi nedenlerle oluşan kaygı bozukluğunun altında yatan en temel tutum örüntüleri mağduru etkiler ve tutum bakımından ‘kötü bir şey olacakmış’ hissiyatı yaşar.

5-Aile içi huzursuzluk: Dijital itibarımızla ilgili tehlikeli bir durum oluştuğunda mağdur sadece kendisi için endişelenmeyip ailesinin tepkisi için de oldukça tedirgin olur. Mikro çevrenin mağdurun yaşadığı olaya yaklaşımı çözümün sağlanması adına kritik bir rol oynar. Özellikle ailenin mağdur üzerine yaşattığı huzursuzluk mağdurda ikincil bir travma oluşturabilir ve çözüm denemeleriyle ilgilenmek yerine dijital itibarı daha olumsuz etkiler altında kalabilir. Bu nedenle ailenin konuya yaklaşımı önemlidir.

6-Sosyal damgalanma: Sosyal damgalanma mağdurun çevresi tarafından dışlanması olarak değerlendirilir. Uygunsuz içeriğin yayınlandığı andan itibaren mağdurun sıfatı dahil olmak üzere kimlik bilgileri viral ifşa web siteleri üzerinden kullanıcılar tarafından tespit edilip zaman zaman kendi kimlik bilgilerini içerecek şekilde paylaşılır. Dolayısıyla mağdurun kendisine ait uygunsuz içeriklerinin yayılması hem yakın çevresi hem de  uzak çevresi tarafından fark edilebilir ve bu durum mağdurun sosyal izolasyon yaşamasına sebep olur.

7-Sıkışmışlık hissiyatı: Uygunsuz içeriklerin paylaşılmasının yaşattığı stres hali mağdurda sıkışmışlık hissiyatı yaratır. Bu hali yaşayanlar profesyonel bir destek alarak durumu ele almalı ve dijital itibar çözüm uygulamaları kapsamında bir plan yapmalıdır. Aksi takdirde krize karşı kaçınma davranışı çözümün gecikmesi anlamında mağdura zarar verebilir.

8-Çözüm bulunamayacağı düşüncesi: Bir bakıma içeriğin yayınlanan platformlardan kaldırılması ve tekrar yayınlanması durumunda tespit edilemeyeceği tutumu mağdurda ‘bu konuyla ilgili bir çözüm yok ve bir şey yapamam’ inancını yaratır. Dijital itibarın sağlanması adına içeriklerin kaldırılması ve eski itibarın yerine getirilmesi anlamında uygulamalardan faydalanması mağdurun olaya karşı bakış açısını değiştirir.

Gizlilik ve İfşa Etmeme Sözleşmesi

İşbu ‘’Gizlilik ve İfşa Etmeme Sözleşmesi ’’ (bundan böyle “SÖZLEŞME” olarak anılacaktır) müşteri (bundan böyle “İŞ SAHİBİ” olarak anılacaktır) ile diğer tarafta “Kuştepe Mah. İnönü Cad. No:2/66 34381 Şişli/İstanbul Türkiye” adresinde mukim Altahonos Danışmanlık ve Telif Hakları Koruma Hizmetleri A.Ş.  (bundan böyle ‘’ŞİRKET” olarak anılacaktır) arasında akdedilmiştir.

İş sahibi ve Şirket bundan böyle ayrı ayrı “Taraf” ve birlikte “Taraflar” olarak anılabilecektir.

1. Amaç:

Taraflar, ihtiyaç duyulması halinde kullanılmak üzere taraflarca yapılacak tüm görüşmeler sırasında birbirlerine yapacakları açıklamalarda kendilerine ait birtakım gizli bilgileri birbirleri ile paylaşabileceklerdir.

İşbu sözleşme, tarafların görüşmeleri süresince yapacakları çalışmalarda birbirlerine açacakları gizlilik dereceli bilgilerin mübadele usulünün belirlenmesi ve bir tarafça diğer tarafa açılan gizli bilgilerin korunmasına yönelik olarak hak ve yükümlülüklerin belirlenmesi amacıyla düzenlenmiştir.

İşbu sözleşme; tarafları, bu sözleşmenin eki olduğu hizmet sözleşmesindeki ücret konusu işin gerektirdikleri hariç herhangi bir doküman ve/veya bilgiyi birbirlerine açma/verme yükümlüğüne sokmaz.

2. Gizli Bilginin Tanımı ve Kapsamı:

İşbu sözleşmenin 1. maddesinde belirtilen amaç doğrultusunda taraflar arasında mübadele edilebilecek “gizli bilgi”, bunların sahibi olan tarafın ticari ve kişisel sır mahiyetinde ve/veya mülkiyeti altındaki bilgilerinin tamamı anlamına gelir; bunlara herhangi bir sınırlama olmaksızın; kişisel veriler, teknik bilgiler, ticari sırlar, varsa kaldırılacak linklerin içeriği, yazılım programları, algoritmalar, yazılım modülleri, program kaynak kodları, teknik özellikler, hizmet plan ve teknolojileri, kullanıcı kitapçıkları, pazarlama bilgileri, müşteri listeleri, sözleşme hükümleri, kayıtlar ve söz konusu tarafın işiyle ilgili tüm bilgi ve malzemeler, şirketin kendisine, hissedarlarına, iştiraklerine, ruhsat vermiş olduğu diğer kişilere, müşterilerine ve danışmanlarına ilişkin her türlü ürün, mal ve hizmet, bunları elde etmede kullanılan yöntem, ticari sır, her türlü formül, know-how, patent, buluş, dizayn, müşteri listeleri, bütçe, iş geliştirme, pazarlama ve fiyatlama plan ve stratejileri ve benzeri her türlü bilgiyi kapsar. Gizli bilgi kapsamına iş sahibinin adı ve logosu girmemektedir.

Sözlü, görsel, örnekler veya modeller ile açıklanan (yazılı olmayan) ve gizlilik derecesi olan bilgiler ve/veya bilgiyi açan tarafça diğer tarafa verilebilecek projelerin, dökümanların veya komponentlerinin incelenmesi, test edilmesi ve benzeri yöntemlerin kullanılması sureti ile edinilebilecek gizlilik dereceli bilgiler de bundan böyle “gizli bilgi” olarak anılacaktır ve bu sözleşme kapsamında işlem görecektir.

Belirlenen gizli bilgiler haricinde sözlü olarak açılan bir bilgi, bu bilgiyi açan tarafça bilgiyi açtığı zaman sözlü olarak verilen bu bilginin gizli bilgi olduğunu açıkça belirttiği ve bilgiyi açtıktan sonraki 10 (on) gün içinde diğer tarafa yazılı olarak bildirdiği takdirde sözlü şekilde diğer tarafa verilen bilgi gizli bilgi olarak işlem görecektir. Diğer tüm bilgiler de gizli bilgi gibi korunup kullanılacaktır.

3. Gizli Bilginin Kullanım Koşulları:

Gizli bilgiyi alan taraf, işbu sözleşme ve bu sözleşmenin eki olduğu hizmet sözleşmesi süresince ve sözleşmenin aşağıdaki 7. maddeye uygun olarak feshedilmesi veya geçerlilik süresinin bitmesi halinde fesih veya sona erme tarihinden itibaren süresiz ocarak şekilde gizli bilginin koruma ve kullanımına yönelik olarak aşağıdaki maddelere uymayı kabul, beyan ve taahhüt eder:

a) Gizli bilgiyi sadece diğer tarafça verilme amacına uygun olarak kullanmak,

b) Gizli bilgiyi konuyla ilgili olmaları şartıyla “bilmesi gereken” prensibine göre kendi personeline bu sözleşmenin şartlarına uymalarını sağlamak sureti ile vermek,

c) Gizli bilgiyi açan tarafın gizli bilgisine en az kendisine ait olan ve aynı derecede önemli gizli bilgiyi korumak için sarf ettiği itinayı göstermek,

d) Gizli bilgiyi; gizli bilgiyi açan tarafın yazılı onayı olmadan hissedarları, bağlı şirketleri ve yan kuruluşları dahil olmak üzere üçüncü şahıslara açıklamamak,

e) İşbu sözleşme ve eki olduğu hizmet sözleşmesinin amaçlarının yerine getirilmesi için gerekli olan haller dışında gizli bilgiyi tamamen veya kısmen herhangi bir şekilde kopyalamamak veya çoğaltmamak,

f) İşbu sözleşmenin amacına uygun olarak gerekmesi halinde, gizli bilginin aktarıldığı kuruluş, alt yüklenici ya da diğer üçüncü tarafların da gizli bilginin saklanması ve açıklanması ile ilgili olarak aynı sınırlamalara bağlı olmasını sağlamak.

4. Gizli Bilgi Kapsamında Olmayan Bilgi:

Gizli bilgiyi alan tarafın aşağıda belirtilen niteliklere sahip herhangi bir gizli bilgiye ilişkin olarak 4. madde altında belirtilen hiçbir sorumluluğu veya yükümlülüğü olmayacaktır:

a) Gizli bilgi alındığı tarihte, gizli bilgiyi alan tarafça biliniyorsa ve bu durum delil(ler) ile kanıtlanabiliyorsa,

b) Gizli bilgiyi alan tarafın bu gizli bilgilerden haberdar olmayan personelince bağımsız olarak geliştirilmişse ve bu durum delil(ler) ile kanıtlanabiliyorsa,

c) Kamu tarafından o sırada biliniyorsa veya gizli bilgiyi alan tarafın hiçbir kusuru olmaksızın kamuya daha sonra bildirilmişse,

d) Benzer kısıtlamalar olmaksızın ve işbu sözleşmeyi ihlal etmeksizin üçüncü bir şahıstan, üçüncü şahsın gizli bilgisini ifşa etmeme yükümlülüğü altında olmadığına ilişkin gerekli tüm araştırma ve incelemelerin yerine getirilmesini müteakip kanuni bir şekilde alınmışlarsa ve bu durum delil(ler) ile kanıtlanabiliyorsa,

e) Gizli bilgiyi alan tarafın hükümetine kanunlar çerçevesi içinde ifşa edilmesi gerekli ise gizli bilgiyi açan tarafı önceden yazılı olarak bilgilendirmek suretiyle,

f) Yayınlanmaları veya kullanılmaları bilgiyi açan tarafın yazılı izni ile onaylanmışsa,

g) Şirket gizli bilgileri kullanmadan iş sahibinin çalışmasını vaka sunumlarında ve adını, logosunu web sitesi ve dökümanlarında referans olarak kullanmışsa.

5. Sorumsuzluk Hali:

Bu sözleşme kapsamında bir tarafça diğer tarafa açılan gizli bilgilerde bulunan herhangi bir hata ya da eksiklik nedeniyle, kullanan tarafın cihaz, araç, gereçlerinde, personelinde ve/veya üçüncü şahıslarda doğrudan, dolaylı, özel, arızi veya neticesi kullanım zararı, kâr kaybı veya diğer her türlü kayıplardan bilgiyi açan taraf sorumlu tutulmayacaktır.

6. Sözleşmenin İhlali:

6.1 Taraflar, bu Sözleşme kapsamında ve özellikle bu sözleşmeye göre elde edilen gizli bilginin korunmasına ilişkin yükümlülüklerinden herhangi birini ihlal etmesi durumunda ihlal eden taraf meydana gelebilecek mahkeme tarafından hükmedilen zarar ve ziyanı karşılamakla yükümlü olacaktır. Ayrıca;

a) Gizli bilgilerin ifşa edildiğinin veya kullanıldığının ortaya çıkması halinde olan taraf daha başka açıklama yapılmasını veya kullanımı önlemek için gayret sarf edecektir.

b) Alan taraf, gizli bilgi veren tarafa o sıradaki mevcut şartları derhal bildirecek ve gizli bilgi veren tarafça talep edilen tüm düzeltici önlemleri uygulamaya koyacaktır.

6.2 Taraflardan birinin işbu sözleşmenin herhangi bir şekilde ihlalinden doğan bir hak veya yetkisini kullanmaması veya ertelemesi işbu sözleşmedeki herhangi bir hakkından vazgeçtiği anlamına gelmez veya bu hakkın daha sonra kullanılmasına ya da müteakip ihlal hallerinde diğer hak ve yetkilerini kullanmasına engel teşkil etmez.

7. Sözleşmenin Süresi

İşbu sözleşme, tarafların yazılı mutabakatı ile uzatılmadığı takdirde imza tarihinden itibaren 10 (on) yıl süre ile yürürlükte kalacaktır ve süresi sonunda başka bir ihbara gerek olmaksızın geçersiz olacaktır.

Ancak, taraflardan her biri diğer tarafa 30 (otuz) takvim günü önceden yazılı talepte bulunursa ve karşı taraf da bunu yazılı olarak onaylarsa bu sözleşmeyi sona erme tarihinden önce feshedebilirler. Sözleşmenin herhangi bir sebeple sona ermesi halinde tarafların gizliliğe ilişkin yükümlülükleri süresiz olarak devam edecektir.

Bu sözleşme burada belirtildiği üzere feshedildiği veya sona erdiği takdirde, bilgiyi açan tarafa ait olan ve diğer tarafın elinde bulunan tüm bilgiler ve belgelerin kopyaları, bilgiyi açan tarafın talebi halinde imha edilecektir.

8. Uyuşmazlıkların Halli:

Bu Sözleşmenin yorum ve icrasından doğabilecek bütün anlaşmazlıklarda Türkiye Cumhuriyeti kanunları uygulanacak olup anlaşmazlıklara bakmaya İstanbul Mahkemeleri ve İcra Müdürlükleri münhasıran yetkili olacaktır.

9. Masraflar:

Taraflar, işbu sözleşme kapsamında gerçekleştireceği çalışmalar için yapması gerekebilecek harcamaları diğer taraftan talep etmemeyi kabul eder.

10. Sözleşmenin Bütünü ve Tadilat:

Yukarıdaki maddeler taraflar arasındaki sözleşmenin tümünü teşkil etmekte olup bu sözleşmenin konusuna ilişkin olarak daha önce sözlü veya yazılı olarak yapılmış olan her türlü anlaşmanın, taahhüdün, mutabakatın yerine geçer.

Bu sözleşmede değişiklik ancak tarafların yazılı mutabakatı ile yapılabilir.

11. Maddelerin Ayrılabilirliği:

İşbu sözleşme hükümlerinden biri veya birkaçının herhangi bir kanun veya düzenleme altında geçersiz, yasadışı ve uygulanamaz ilan edilmesi halinde geride kalan hükümlerin geçerliliği, yasallığı ve uygulanabilirliği bundan hiçbir şekilde etkilenmeyecek veya zarar görmeyecektir.

12. Devir Yasağı:

İşbu sözleşme ve/veya buna bağlı hak ve yükümlülüklerden hiçbiri, diğer tarafın önceden alınmış yazılı izni olmadan başkaca bir üçüncü kişiye devir ve temlik edilemez.

13. İş İlişkisi:

İşbu sözleşme; burada açıklanan hükümler haricinde taraflara herhangi bir hak ve yükümlülük getirmez. Ayrıca; taraflar açısından ortaklık veya resmi mahiyette başka bir işin kurulmasını amaçladığı ve gelecekte başka bir sözleşme yapılacağı şeklinde yorumlanamaz.

14. Tebligat adresleri:

İşbu sözleşmeye uygun olarak verilmesi gerekli veya verilmesine izin verilen her türlü bildirim, talep, istek ve diğer bildirimler yazılı şekilde Türkçe olarak hazırlanır. İadeli taahhütlü posta, elektronik posta ya da noter vasıtası ile karşı tarafa teslim edilir. Bildirimler hizmet sözleşmesinin ilk sayfasında belirtilen taraflara ait elektronik posta adreslerine yapılır. Bu adreslerdeki değişiklikler diğer tarafa yazılı olarak bildirilir. Söz konusu adresler tarafların tebligat için aralarında belirledikleri adres olup bu adreslere yapılacak tebligatlar muhatabına ulaşmış kabul edilir.

İşbu sözleşme yukarıdaki hususları teyiden, taraflarca 14 (ondört) madde olarak imza altına alınmış ve yürürlüğe girmiştir.

Menü